31 Temmuz 2010 Cumartesi

bi' şeyin sonu.

Bir Marcus kalmıştı ayrıldığımızı duymayan. tüm şehirde suskunluk hakimdi. tüm yolları bir şarkı bitiriyordu sadece: "Her Zaman". deneme şansımız yoktu zaten bitmeliydi her şeye rağmen. belki beklnemeyen bir sondu bu, belki olmaması gerekiyordu hiç. ama oldu. geleceği göremiyorduk ikimiz de ama, belki de iyi ki oldu. sadece Marcus duymamıştı sesimizi. bir parça, bir parça umuttu belki senin bende bulduğun. bilmiyorum belki bir kalabalıklık hissi, bir sıcaklık, yanında bir insan daha. bizim aramızda kimse yoktu ama,hep bir duvar koyduk oraya korkulardan artma. bazen anlıyordum senin dilini, ama yabancıydın her zaman bana anlıyor musun? biz belki gereğinden fazla bütünleştik birbirimizle ama ortada biz diye bir şey de yoktu belki. ortada sadece birlikte kurulmuş hayaller vardı. saatler de yoktu artık anlamsız dereceler içinde. ağlamak hep içine çeken bir kuyuydu hani, işe yaramazdı. sen sussan da gözlerin susmazdı o ayrı. bir de taklitlerden hilelerden sıkılmıştım anlıyor musun? ben bağımsızlık için doğmuştum. aslında Marcus da beni duymuştu ta belli olmuyordu;
Çaktırmıyordu.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder